28 Kasım 2013 Perşembe

YÜRÜME PROGRAMI

1. YÜRÜME PROGRAMI
Eğer aşırılı kilolu, kas-eklem veya ortopedik problemi olan biriyseniz aşağıda verilen 1.Seviye Yürüme Programı ile başlamanız uygun olacaktır.
1. Seviye Yürüme Programı:
Tempo: 400 metreyi 7 dakika 30 sn veya 1600 metreyi 30 dakikada yürüyecek bir hız
Egzersizin Sırası
Mesafe (m)
Süre (dak)
1
1600
30
2
2000
32,5
3
2400
40
4
2800
47,5
5
3200
55
6
3600
62,5
2. Seviye Yürüme Programı:
Tempo: 400 metreyi 6 dakika veya 1600 metreyi 24 dakikada yürüyecek bir hız

Egzersizin Sırası
Mesafe (m)
Süre (dak)
1
1600
24
2
2000
30
3
2400
36
4
2800
44
5
3200
50
6
3600
56
3. Seviye Yürüme Programı:
Tempo: 400 metreyi 4 dakika 30 sn 1600 metreyi 18 dakikada yürüyecek bir hız
Egzersizin Sırası
Mesafe (m)
Süre (dak)
1
1600
18
2
2000
22,5
3
2400
27
4
2800
31,5
5
3200
36
6
3600
40,5
8
4200
49,5
7
3800
45
9
4800
54
10
5200
58,5
2- HIZLI- YAVAŞ YÜRÜME PROGRAMI
Bu program düşük kondisyonlu kişiler için ağır bir programdır. 15-20 dakika süren böyle bir program uygulanırken sık aralarla nabız saymak gerekir. Aktif yaşam sürmeyenler için dakikada 110-120 nabız başlangıç için önerilebilir. Kondisyon gelişince bu değer 120-130’a veya tahmini maksimal kalp atım sayısının % 70’ine (220-yaş x 0.70) çıkabilir.
Zorluk Derecesi
Yürüme Süresi (san)
A
15 san Hızlı 60 san Yavaş
B
30 san Hızlı 60 san Yavaş
C
45 san Hızlı 45 san Yavaş
D
60 san Hızlı 30 san Yavaş
E
75 san Hızlı 15 san Yavaş
F
90 san Hızlı 15 san Yavaş
G
105 san Hızlı 15 san Yavaş
H
120 san Hızlı 15 san Yavaş
I
140 san Hızlı 15 san Yavaş
* Toplam yürüme süresi her düzey için 15-20 dakikadır.
3- YAVAŞ TEMPO KOŞU - YÜRÜME PROGRAMI
Bu program hızlı-yavaş program uygulamasına benzer. Antrenmana başlanıldığı dönemlerde maksimal kalp atım sayısının %60-70’ine (220-yaş x 0.60 veya 0.70) ulaştıracak bir yük şiddeti kullanılabilir. 40-60 yaşları arasında olup egzersize katılan kişilerde kalp atım sayısını dakikada 120-130'un altında tutmak olumludur.

Zorluk Derecesi
Koşu-Yürüme Süresi (san)
A
15 san Koşu 60 san Yürüme
B
30 san Koşu 60 san Yürüme
C
45 san Koşu 45 san Yürüme
D
60 san Koşu 30 san Yürüme
E
75 san Koşu 15 san Yürüme
F
90 san Koşu 15 san Yürüme
G
105 san Koşu 15 san Yürüme
H
120 san Koşu 15 san Yürüme
I
140 san Koşu 15 san Yürüme
Toplam süre her düzey için 15-20 dakikadır.

4- YÜRÜME PROGRAMLARI UYGULANIRKEN DİKKAT EDİLECEK NOKTALAR
1- Yavaş ve kolay bir yürüme ile ısınıp, ritmik gevşeme hareketleri yapınız.
2- Belirlenen mesafeyi geniş adımlarla önerilen zaman biriminde yürümeye çalışınız.
3- Başlangıçta, ortada ve sonda durup nabzınızı sayınız.
4- İdeal egzersiz kalp atım sayınızı (220-yaş) x 0.60 - 0.70 ile belirleyiniz.
5- Kesinlikle kalp atım sayısını dakikada 132’nin altında tutunuz.
6- Soluğunuz kesildiğinde, yorulduğunuzu hissettiğinizde ve kalp atım sayınız çok hızlandığında yavaş yavaş temponuzu düşürüp durunuz.
7- Eğer kalp atım hızınız ve yorgunluk düzeyiniz uygunsa her bir egzersiz dönemi için önerilen yürüme mesafesini aynı süre içinde 400 m artırabilirsiniz. Eğer kalp atım hızınız ve yorgunluk düzeyiniz gereken sınırda ise tempoyu koruyarak sadece mesafeyi de artırabilirsiniz.
8- Yürüme mesafeniz, süresi, kalp atım sayınız ile ilgili günlük tutunuz. Ayrıca kilo kayıp ve alımlarını da kaydediniz.
9- Ne kadar istekli olursanız olun mesafe ve tempoya alışmadan yüksek tempolara geçmeyiniz. Tempoyu yavaş yavaş artırmaya ve sabırlı olmaya özen gösteriniz.
10- 2.seviye yürüme programında tempo artığından 1600 m 24 dakikada, 3600 m 56 dakikada tamamlanmaktadır. Bu uygulama, kişi 1600 metreyi 18 dakikada rahat yürüyebileceği süreye kadar tekrarlanır. Bu sağlandığında 3. seviyeye geçilebilir.
11- Fizik kondisyonu zayıf kişilerin 1.seviye yürüme programından başlayarak aşama aşama koşu-yürüme programına geçmesi idealdir.
12- Yürüme programlarına 10 dakikalık düşük tempo ısınma yürümesi (1.seviye yürüme programı dışında) ile başlayıp takiben 15-20 dakikalık programda belirlenen düzeyde mesafeyi belirlenen tempoda yürüme ve 10 dakikalık yavaş yürüme, kolay ritmik ve statik gerdirmeleri içeren soğuma dönemi ile programı tamamlamak gerekir. Zaman içerisinde yürüme süresi aynı düzey için artırılabilir.
13- Egzersiz sırasında veya sonrasında alışılmadık bir yorgunluk veya takip eden günde devam eden yorgunluk, inatçı ağrılar, uykuda rahatsızlık veya uykusuzluk aşırı yüklenilmenin işaretleri olabilir. Bu gibi durumlarda egzersizin dozu azaltılmalıdır. Egzersizi takiben kalp atım sayısı 5. dakika dolmasına rağmen 120’inin üstünde seyrediyorsa bu da yapılan egzersizin yükünün fazla olduğunun bir göstergesidir.
14- Egzersiz sırasında düzensiz kalp atımı, baş dönmesi, baygınlık, egzersizle ciddileşen iskelet ve kas problemleri, kusma, bulantı veya değişik rahatsızlıklar, göğüs ağrısı, kol, çene, diş veya kulağa yayılan ağrı, dengeyi kaybetmek gibi şikayetler egzersizi kesmeyi ve doktora danışmayı gerektiren işaretlerdir.
15- İstenilen bir sağlık düzeyine ulaşabilmek için egzersizleri haftada en az 2-3 gün yapınız. Eğer ortaya çıkan olumlu gelişmeleri kaybetmek istemiyorsanız egzersizi düzenli bir şekilde sürdürünüz. 

Prof. Dr Hakan Gür

GRİP İÇİN ALDIĞIMIZ İLAÇLARI NE KADAR TANIYORUZ?

Grip mevsimindeyiz. Grip olduğumuzda kullanılan ilaçlar, gribin etkilerini tedavi eden ilaçlardır. Özetle grip ilaçları gribe bağlı olarak gelişen öksürük, ateş, burun akıntısı, eklem ağrıları gibi septomları tedavi ederler. İşte, grip ilaçları hakkında yanlış bildiklerimiz 


Grip ilaçları eczanelerde reçetesiz olarak satılan ve herkesin hastalandığında rahatlıkla alabildiği ilaçlardır. Bu ilaçlar sadece gribin yan etkilerini engelleyerek rahatlamamızı sağlar özetle grip tedavisi uygulamaz.  Grip ilaçlarının eczanelerden ulaşımının kolay olması bizim için belirli sıkıntıları da taşımaktadır.

Genelde grip ilaçları ya öksürük kesici etkide veya ateş düşürücü ağrı kesicilerdir. Gripte bazen tüm septomlar bir arada olmaz. Yani sadece ateşiniz olabilir veya sadece öksürüğünüz.  Ağrısı olamayan kişiye ağrı kesici, ateşi olmayan hastada ateş düşürücü ilaç alabiliyor. Böylece vücudunuza gereksiz ilaç yüklemesi yapıyorsunuz. Özellikle yüksek tansiyon gibi dolaşım sorunu kronik olan hastalarda, grip ilaçları tansiyonu değişken hale getirebiliyor. Yüksek tansiyon ciddi sorunlar yaratabiliyor. Bu tarz kronik rahatsızlıkları olan hastalar ya doktorlarına danışmalı veya eczanede sorununu mutlaka anlatmalıdır. İlaçların içinde ki prospektüsler mutlaka okunmalıdır. Okumadan evinizde ki ilaçları bile kullanmak sıkıntı yaratabilir.
 
Uzmanlar tüm ilaçların normal su ile alınması gerektiğini söylüyor. Çünkü, en doğru ilaç alım yöntemi budur. Fakat, grip olunduğunda ilaçlar meyve suları veya süt ile birlikte alınabiliyor. Özellikle greyfurt suyu ile alınan grip ilaçları vücutta çözülmüyor, dışarıya da atılamadığı için vücut enzimlerinin çalışmasını bloke ediyor. Böylece ilaç vücudumuzda olduğundan çok fazla kalıyor ve yan etkiler çok daha fazla etki ediyor.
 
Grip olduğunuzda antibiyotik kullanımı yanında mutlaka vitamin kullanılır. Bu uygulamanın hiçbir faydası yoktur. Hatta, antibiyotik etkileri bile zayıflar. Bu halk arasında yaygın bir hurafedir. Ayrıca grip olduğumuzda ıhlamur, zencefil gibi bitki çayları çok fazla tüketilmeye başlanır. Bu tarz bitki çayları veya bitkiler asla tedavi edici değildir. Çünkü, hiç birinin klinik olarak gribe iyi geldiği kanıtlanmamıştır.
 
ALINTI.........

26 Kasım 2013 Salı

DOĞRU KLAVYE KULLANIMI


Hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline gelen bilgisayarlar ve klavyeleri kullanırken,ellerimizi ve kollarımızı doğru açılarda kullanmak kol ve ellerimizdeki eklemlerin kemiklerin ve bağların sağlığı açısından son derece önem taşıyor.

Yanlış açılarda uzun süre kullanımlarda olası eklem ve kemik rahatsızlıkları kaçınılmaz.

Bu rahatsızlıkların en başında bizi sürekli rahatsız eden ağrılar geliyor ve ilerleyen zamanda kireçlenme eklem deformasyonları gibi olası rahatsızlıklara zemin hazırlıyor.









25 Kasım 2013 Pazartesi

EGZERSİZ İLE MUTLULUK HORMONUNUZU ARTTIRIN

Düzenli egzersizin stresi azaltması, özgüveni arttırması, daha
sağlıklı uyku sağlaması ve endişe&depresyonu azaltması gibi
etkilerinin klinik olarak kanıtlandığını belki biliyorsunuzdur.
Egzersiz sırasında vücut endorfin salgılar bu da pozitif bir düşünce
için tetikleyici etki yaratır ve bu etki yaptığınız egzersiz sonrası
da devam eder.

Sevdiğiniz egzersizleri seçin:

Egzersizin pozitif etkisini yaşamak için onu tek tük yerine düzenli
şekilde yapmalısınız. Crosstrainer yada açık hava koşusu, TRX yada
bisiklet.. Hangi egzersizi daha çok seviyorsanız egzersiz gününüzü
atlama ihtimali de o kadar az olur. Üstelik ağırlık egzersizleri de
size aynı etkiyi verir. Haftada minimum 2-3 gün ağırlık egzersizi
hedefleyin

Daha mutlu olurken diğer faydalar da sizinle:

Egzersiz sadece endorfin üreterek daha mutlu olmanızı sağlamaz.
Kalbinizi ve enerji seviyenizi güçlendirir, kan basıncınızı düşürür,
kemik ve kas hacminizi korur. Gün be gün olumlu etkisini aynada siz de
göreceksiniz.

Daha sağlıklı ilişkiler:

Düzenli egzersiz yapan kişilerde gerginlik ve stres daha az olur.
Örneğin bir iş yeri gibi belirli bir grubu içeren kişilerin
birbirleriyle iletişiminde egzersizin etkisi hemen hissedilir.
Çalışanlara Fitness alanı sağlamak yada ailece spor üyelikleri birer
örnek olabilir.

(Egzersiz ve endorfin üzerine İngilizce bir makaleden alınmıştır)

24 Kasım 2013 Pazar

BİRLİKTE TÜKETİLDİĞİ ZAMAN ETKİSİ ARTAN BESİNLER

Bazı yiyeceklerin birlikte yenildiklerinde birbirlerinin besleyici özelliğini artırdığı belirtildi. Amerikan haber sitesi Daily Beast yapılan araştırmalar ve uzmanların tavsiyelerinden yola çıkarak, birlikte yenilmesi gereken gıdaları şöyle sıraladı:



1 Ispanak-pancar: Ispanakta bulunan demir; pancar, biber gibi yiyeceklerdeki C vitaminiyle birleştiğinde bağırsaklarda daha iyi emiliyor.
 
2 Domates-zeytinyağı: Domateste bulunan ve kalp-damar hastalıklarıyla bazı kanser türlerine yakalanma riskini azaltan likopen maddesi, yağda çözülüyor.
 
3 Biftek-havuç: Havuçtaki A vitamini, bir protein eşliğinde daha iyi emiliyor.
 
4 Yeşil çay-limon: Yeşil çay limonla içildiğinde, antioksidanların etkisi 13 kat artıyor.
 
5 Sarımsak-balık: Kolesterolü düşüren balık yağı ile kalbi koruyan sarımsak bir araya gelince enfeksiyon giderici etki gösteriyor.
 
6 Kırmızı et-biberiye: Ette bulunan ve yaşlanma etkilerine yol açan serbest radikaller, biberiyedeki asitlerle birleşince etkisiz hale geliyor.
 
7 Portakal suyu-yulaf ezmesi: Her ikisi de kalp krizini önlemeye ve damar tıkanıklığını önlemeye yardımcı olurken, bir araya geldiklerinde bu etkileri iki katına çıkıyor
 
8 Yabanmersini-üzüm: Her ikisi de antioksidan deposu olan bu meyveler birlikte yenildiğinde bu özellikleri daha da güçleniyor.
 
9 Sert kabuklu yemişler-çekirdekler-kurutulmuş meyveler: Protein açısından güçlü olan bu yiyecekler birlikte tüketildiğinde sindirimi kolaylaştırıyor.